( Kaynak: Diyanet; Kur'ân-ı Kerîm Programı )

1-Fâtiha Sûresi

--
Mekke Döneminde İnmiştir. Yedi Âyettir. Kur’an-ı Kerim’in İlk Sûresi Olduğu İçin “Başlangıç” anlamına “Fâtiha” adını almıştır. Sûrenin ayrıca, “Ümmü’l-Kitab” (Kitab’ın Özü) “Es-Seb’ul-Mesânî” (Tekrarlanan Yedi Âyet) , “El-Esâs”,“El-Vâfiye”, “El-Kâfiye”, “El-Kenz”, “Eş-Şifâ”, “Eş-Şükr” Ve “Es-Salât” Gibi Başka Adları Da Vardır. Kur’an’ın İçerdiği Esaslar Öz Olarak Fâtiha’da Vardır. Zira Övgü Ve Yüceltilme'ye Lâyık Bir Tek Allah’ın(C.C.) Varlığı, O'nun(C.C.) Hâkimiyeti, Tek Mabut Oluşu, Kulluğun Ancak O’na(C.C.) Yapılıp O’ndan(C.C.) Yardım İsteneceği, Bu Sûre'de Özlü Bir Şekilde İfade Edilir. Fâtiha Sûresi, Aynı Zamanda Baştan Başa Eşsiz Güzellikte Bir Dua, Bir Yakarıştır.
 
Fâtiha Sûresi  (1 - 6)
Bismillahirrahmânirrahîm (1) Hamd, Âlemlerin Rabbi, Rahmân, Rahîm, hesap ve ceza gününün (ahiret gününün) maliki Allah'a mahsustur. (2-4) (Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (5) Bizi doğru yola, kendilerine nimet verdiklerinin yoluna ilet; gazaba uğrayanlarınkine ve sapıklarınkine değil. (6-7)

 

94-İnşirâh Sûresi

--

İnşirâh Sûresi (1 - 8)
(Ey Muhammed!) Senin göğsünü açıp genişletmedik mi? (1) Belini büken yükünü üzerinden kaldırmadık mı? (2-3) Senin şânını yükseltmedik mi? (4) Şüphesiz güçlükle beraber bir kolaylık vardır. (5) Gerçekten, güçlükle beraber bir kolaylık vardır. (6) Öyleyse, bir işi bitirince diğerine koyul. (7) Ancak Rabbine yönel ve yalvar. (8)

97-Kadr

--

Kadr Sûresi (1 - 5)
Şüphesiz, biz onu (Kur'an'ı) Kadir gecesinde indirdik. (1) Kadir gecesinin ne olduğunu sen ne bileceksin! (2) Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. (3) Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner. (4) O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir. (5)

98-Beyyine Sûresi

--

--

Beyyine Sûresi (1 - 8)
Kitap ehlinden inkâr edenler ile Allah'a ortak koşanlar, kendilerine apaçık delil gelinceye kadar (küfürden) ayrılacak değillerdi. (1) Bu delil, tertemiz sahifeleri okuyan, Allah tarafından gönderilen bir peygamberdir. (2) O sahifelerde dosdoğru hükümler vardır. (3) Kendilerine kitap verilenler, ancak kendilerine o apaçık delil geldikten sonra ayrılığa düştüler. (4) Halbuki onlara, ancak dini Allah'a has kılarak, hakka yönelen kimseler olarak O'na kulluk etmeleri, namazı kılmaları ve zekâtı vermeleri emredilmişti. İşte bu dosdoğru dindir. (5) Şüphesiz, inkâr eden kitap ehli ile Allah'a ortak koşanlar, içinde ebedi kalmak üzere cehennem ateşindedirler. İşte onlar yaratıkların en kötüsüdürler. (6) Şüphesiz, iman edip, salih ameller işleyenler var ya; işte onlar yaratıkların en hayırlısıdırlar. (7) Rableri katında onların mükafatı, içlerinden ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacakları Adn cennetleridir. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. İşte bu mükafat Rablerine derin saygı duyanlara mahsustur. (8)

99-Zilzâl Sûresi

--

Zilzâl Sûresi (1 - 8)
Yeryüzü kendine has bir sarsıntıya uğratıldığı, içindekileri dışarıya çıkarıp attığı ve insan, "Ona ne oluyor?" dediği zaman, (1-3) İşte o gün, yer, kendi haberlerini anlatır. (4) Çünkü Rabbin ona (öyle) vahyetmiştir. (5) O gün insanlar amellerinin kendilerine gösterilmesi için bölük bölük kabirlerinden çıkacaklardır. (6) ᅠArtık kim zerre ağırlığınca bir hayır işlerse onun mükafatını görecektir. (7) Kim de zerre ağırlığınca bir kötülük işlerse onun cezasını görecektir. (8)

100-Âdiyât Sûresi

--

Âdiyât Sûresi (1 - 9)
Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak ateş çıkaran, sabah erkenden baskın yapan, orada tozu dumana katan ve düşman topluluğunun ortasına dalan atlara andolsun ki, insan gerçekten Rabbine karşı pek nankördür. (1-6) Hiç şüphesiz buna kendisi de şahittir. (7) Hiç şüphesiz o, mal sevgisi sebebiyle çok katıdır. (8) Acaba o bilmiyor mu ki, kabirlerde bulunanlar çıkarıldığı ve kalplerdeki ortaya konulduğu zaman, işte o gün onların Rabbi kendilerinin her halinden mutlaka haberdardır. (9-11)

101-Kâria Sûresi

--

Kâria Sûresi (1 - 11)
Yürekleri hoplatan büyük felaket! (1) Nedir o yürekleri hoplatan büyük felaket? (2) Yürekleri hoplatan büyük felaketin ne olduğunu sen ne bileceksin? (3) O gün insanlar, her biri bir tarafa uçuşan küçük kelebekler gibi olacaktır. (4) Dağlar da atılmış renkli yünler gibi olacaktır. (5) İşte o vakit, kimin tartıları ağır gelmişse, (6) Artık o, hoşnut olacağı bir hayat içinde olacaktır. (7) Ama kimin de tartıları hafif gelirse, (8) İşte onun anası (varacağı yer) Hâviye'dir. (9) Sen Hâviye'nin ne olduğunu ne bileceksin? (10) O, kızgın bir ateştir. (11)

102-Tekâsür Sûresi

--

Tekâsür Sûresi (1 - 8)
Çoklukla övünmek sizi, kabirlere varıncaya (ölünceye) kadar oyaladı. (1-2) Hayır; ileride bileceksiniz! (3) Hayır, Hayır! İleride bileceksiniz! (4) Hayır, kesin olarak bir bilseniz... (5) Andolsun, o cehennemi muhakkak göreceksiniz. (6) Yine andolsun, onu gözünüzle kesin olarak göreceksiniz (7) Sonra o gün, nimetlerden mutlaka hesaba çekileceksiniz? (8)

103-Asr

--

Asr Sûresi (1 - 3)
Andolsun zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. (1-2) Ancak, iman edip de sâlih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka (Onlar ziyanda değillerdir). (3)

104-Hümeze Sûresi

--

Hümeze Sûresi (1 - 8)
Mal toplayan ve onu durmadan sayan, insanları arkadan çekiştiren, kaş göz işaretiyle alay eden her kişinin vay haline! (1-2) O, malının, kendisini ebedileştirdiğini sanır. (3) Hayır! Andolsun ki o, Hutâme'ye atılacaktır. (4) Hutame'nin ne olduğunu sen ne bileceksin? (5) O, Allah'ın, yüreklere işleyen tutuşturulmuş ateşidir. (6-7) Şüphesiz uzatılmış direkler arasında (bağlı oldukları halde) ateş onların üzerine kapatılacaktır. (8-9)

105-Fîl Sûresi

--

Fîl Sûresi (1 - 3)
Rabbinin, fil sahiplerine ne yaptığını görmedin mi? (1) Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı? (2) Üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü kuşlar gönderdi. Nihayet onları yenilmiş ekin yaprakları haline getirdi. (3-5)

106-Kureyş Sûresi

--

Kureyş Sûresi (1 - 4)
Kureyş'i ısındırıp alıştırdığı; onları kışın (Yemen'e) ve yazın (Şam'a) yaptıkları yolculuğa ısındırıp alıştırdığı için, Kureyş de, kendilerini besleyip açlıklarını gideren ve onları korkudan emin kılan bu evin (Kâbe'nin) Rabbine kulluk etsin. (1-4)

107-Maûn Sûresi

--

Maûn Sûresi (1 - 7)
Gördün mü, o hesap ve ceza gününü yalanlayanı! (1) İşte o, yetimi itip kakan, yoksula yedirmeyi özendirmeyen kimsedir. (2-3) Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, (4) Onlar namazlarını ciddiye almazlar. (5) Onlar (namazlarıyla) gösteriş yaparlar. (6) Ufacık bir yardıma bile engel olurlar. (7)

108-Kevser Sûresi

--

Kevser Sûresi (1 - 3)
Şüphesiz biz sana Kevseri verdik. (1) O Halde, Rabbin için namaz kıl, kurban kes. (2) Doğrusu sana buğzeden, soyu kesik olanın ta kendisidir. (3)

109-Kâfirûn Sûresi

--

Kâfirûn Sûresi (1 - 6)
De ki: "Ey Kâfirler!" (1) "Ben sizin kulluk ettiklerinize kulluk etmem." (2) "Siz de benim kulluk ettiğime kulluk edecek değilsiniz." (3) "Ben sizin kulluk ettiklerinize kulluk edecek değilim." (4) "Siz de benim kulluk ettiğime kulluk edecek değilsiniz." (5) "Sizin dininiz size, benim dinim de banadır." (6)

110-Nasr Sûresi

--

Nasr Sûresi (1 - 3)
Allah'ın yardımı ve fetih (Mekke fethi) geldiğinde ve insanların bölük bölük Allah'ın dinine girdiğini gördüğünde, Rabbine hamd ederek tespihte bulun ve O'ndan bağışlama dile. Çünkü O tövbeleri çok kabul edendir. (1-3)

111-Tebbet Sûresi

--

Tebbet Sûresi (1 - 5)
Ebû Leheb'in elleri kurusun. Zaten kurudu. (1) Ona ne malı fayda verdi, ne de kazandığı. (2) O, bir alevli ateşe girecektir, (3) Boynunda bükülmüş hurma liflerinden bir ip olduğu halde sırtında odun taşıyarak karısı da (o ateşe girecektir). (4-5)

112-İh.lâs (h.: ağız içinde hırıltılı okunuyor) Sûresi

--

İhlâs Sûresi (1 - 4)

De ki: "O, Allah'tır, bir tektir." (1) "Allah Samed'dir. (Her şey O'na muhtaçtır, o, hiçbir şeye muhtaç değildir.)" (2) Ondan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir)." (3) "Hiçbir şey O'na denk ve benzer değildir." (4)

113-Felak Sûresi

--

Felak Sûresi (1 - 5)
De ki: "Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım." (1-5)

114-Nâs Sûresi

--

Nâs Sûresi (1 - 6)
De ki: "Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik'ine, insanların İlah'ına sığınırım." (1-6)

IV. TESBÎHATTAN SONRA YAPILABİLECEK DUALAR

(Kaynak:Diyanet-Namaz İlmihali-Sayfa: 223)

Namazdan sonra kişi dilediği gibi dua edebilir. Peygamberimiz'in(S.A.V.) yaptığı şu duaları da okuyabilir:

--

Anlamı: “Senin Rabbin(C.C.); Kudret Ve Şeref Sahibi Olan Rabb(C.C.), onların nitelendirdiği şeylerden Uzak'tır, Yüce'dir. Peygamberler'e Selam Olsun. Hamd, Âlemlerin Rabbi(C.C.) Olan Allah’a(C.C.) Mahsus'tur.”

Peygamberimiz(S.A.V.), Namaz'dan Sonra Bu Ayet'i Dua Olarak Okumuş'tur (Tirmizî, “Salât”, 222, No. 298).

--

Anlamı: “Rabbimiz(C.C.)! Bizim günahlarımızı ve işlerimizdeki taşkınlıklarımızı Bağışla Ve (Yolunda) Ayaklarımızı Sabit Kıl, kâfirler güruhuna karşı da Bize Yardım Et!” (Al-i İmrân, 3/147)

--

Anlamı: “Ey Rabbimiz(C.C.)! Bize İhsan Ettiğin Hidayet'ten sonra kalplerimizi Hak'tan saptırma, bize Kendi(C.C.) Katın'dan Rahmet İhsan Eyle! Şüphesiz Ki, Sen(C.C.) Bol İhsan Sahibi'sin(C.C.).” (Âl-i İmrân, 3/8)

--

Anlamı: “Ey Rabbimiz(C.C.)! Biz kendimize zulmettik, eğer bizi bağışlamaz ve bize rahmetinle muamele etmezsen muhakkak ziyana uğrayacaklardan oluruz!” (A’râf, 7/23)

--

Anlamı: “Ey Rabbim(C.C.)! Beni ve soyumdan gelecekleri Namaz'ını Dosdoğru Kılanlar'dan Eyle! Ey Rabbimiz(C.C.)! Duamı Kabul Et!” (İbrahim, 14/40)

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! Bize dünyada İyilik, Güzellik Ve Nimet Ver, Ahirette De İyilik, Güzellik Ve Nimet Ver. Bizi ateş azabından koru. (Bakara, 2/201)

Rabbimiz(C.C.)! Beni, Anamı, Babamı Ve Bütün Mü’minler'i Hesap Günü'nde (Herkesin Sorguya Çekileceği Gün'de) Bağışla.” (İbrahim, 14/41)

--

Anlamı: “Ey Kalpleri Döndüren (Kalplere Hükmeden) Allâh’ım(C.C.); benim kalbimi Din'in Ve İslâmî İtaat'ın Üzerine Sâbit Kıl.” (Tirmizî, “Kader” , 7)

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! Ben Cehennem Azabı'ndan Sana(C.C.) Sığınırım. Kabir Azabı'ndan Da Sana(C.C.) Sığınırım. Hayat Ve Ölüm Fitnesi'nden De Sana(C.C.) Sığınırım.” (Ebu Dâvûd, “Salât”, 184)

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! küfürden, fakirlikten ve kabir azabından Sana(C.C.) Sığınırım.” (Ebu Dâvûd, “Edeb”, 101)

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! Senin(C.C.) Verdiğin'e Kimse Mani Olamaz, Vermediğin'i De Kimse Veremez. Sen(C.C.) İstemedikten Sonra gayret eden kimseye gayreti fayda vermez.” (Müslim, “Mesâcid”, 137).

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! Seni(C.C.) Zikir, Sana(C.C.) Şükür Ve Güzelce İbadet Etme Konusunda Bana Yardım Eyle.” (Ebu Dâvûd, “Salât”, 26)

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! Sen'den(C.C.) Hidayet, Takva, İffet Ve Gönül Zenginliği İstiyorum.” (Müslim, “Dua”, 72)

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! Sen'den(C.C.) Faydalı İlim, Helâl Rızık Ve Makbul Amel İstiyorum.” (İbn Mace, “İkameti’s- Salât”, 32).

--

Anlamı: “Allah’ım(C.C.)! Sen'den(C.C.) Dinde Sebat Etmemi İstiyorum. Doğrulukta Kararlı Olmak İstiyorum. Nimetlerine Şükretmek Ve İbadetlerini En Güzel Biçimde Yapmak İstiyorum. Doğru Söyleyen Bir Dil, Sağlıklı Ve Sana(C.C.) Teslim Olan Bir Kalp İstiyorum. Bildiğin Her Zararlı Şeyin Şerrinden Sana(C.C.) Sığınıyorum. Bildiğin Her Hayırlı Şeyi İstiyorum. Bildiğin her günah için Bağışlamanı Diliyorum. Sen(C.C.) Gizli Olan Şeyleri Çok İyi Bilensin.” (Tirmizî, “De’avât”, 2)

Dualar

(namaz.diyanet.gov.tr/namaz/#sureler-dualar.html)

(Diyanet-Namaz İlmihali)

  • “Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işlerimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı sabit kıl, kâfirler güruhuna karşı da bize yardım et!” (Al-i İmrân, 3/147)
  • “Ey Rabbimiz! Bize ihsan ettiğin hidayetten sonra kalplerimizi haktan saptırma, bize kendi katından rahmet ihsan eyle! Şüphesiz ki, Sen bol ihsan sahibisin.” (Âl-i İmrân, 3/8)
  • “Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik, eğer bizi bağışlamaz ve bize rahmetinle muamele etmezsen muhakkak ziyana uğrayacaklardan oluruz!” (A’râf, 7/23)
  • “Allah’ım! Bize dünyada iyilik, güzellik ve nimet ver, ahirette de iyilik, güzellik ve nimet ver. Bizi ateş azabından koru. (Bakara, 2/201)
  • “Ey Rabbimiz! Herkesin hesaba çekileceği günde beni, ana-babamı ve mü’minleri bağışla!” (İbrahim, 14/41)
  • “Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazını dosdoğru kılanlardan eyle! Ey Rabbimiz! Duamı kabul et!” (İbrahim, 14/40)
  • “Ey kalpleri döndüren (kalplere hükmeden) Allâh’ım; benim kalbimi dinin ve İslâmî itaatın üzerine sâbit kıl.” (Tirmizî, “Kader” , 7)
  • “Allah’ım! Ben cehennem azabından Sana sığınırım. Kabir azabından da Sana sığınırım. Hayat ve ölüm fitnesinden de Sana sığınırım.” (Ebu Dâvûd, “Salât”, 184)
  • “Allah’ım! Küfürden, fakirlikten ve kabir azabından Sana sığınırım.” (Ebu Dâvûd, “Edeb”, 101)
  • “Allah’ım! Senin verdiğine kimse mani olamaz, vermediğini de kimse veremez. Sen istemedikten sonra gayret eden kimseye gayreti fayda vermez.” (Müslim, “Mesâcid”, 137)
  • “Allah’ım! Seni zikir, Sana şükür ve güzelce ibadet etme konusunda bana yardım eyle.” (Ebu Dâvûd, “Salât”, 26)
  • “Allah’ım! Senden hidayet, takva, iffet ve gönül zenginliği istiyorum.” (Müslim, “Dua”, 72)
  • “Allah’ım! Senden faydalı ilim, helâl rızık ve makbul amel istiyorum.” (İbn Mace, “İkameti’s- Salât”, 32)
  • “Allah’ım! Senden dinde sebat etmemi istiyorum. Doğrulukta kararlı olmak istiyorum. Nimetlerine şükretmek ve ibadetlerini en güzel biçimde yapmak istiyorum. Doğru söyleyen bir dil, sağlıklı ve Sana teslim olan bir kalp istiyorum. Bildiğin her zararlı şeyin şerrinden Sana sığınıyorum. Bildiğin her hayırlı şeyi istiyorum. Bildiğin her günah için bağışlamanı diliyorum. Sen gizli olan şeyleri çok iyi bilensin.” (Tirmizî, “De’avât”, 2)
  • “Allah’ım! Yaratılışımı güzel yaptın, ahlâkımı da güzelleştir.” (İbn Hıbbân, “Ed’ıye”, No: 959; el-Heysemî, “Ed’ıye”, 33, No: 17363)
  • “Allah’ım! Bütün işlerimin sonucunu güzel eyle, beni dünyada rezil olmaktan ve ahiret azabından koru.” (İbn Hıbbân, “Ed’ıye”, No: 949; el-Heysemî, “Ed’ıye”, 33, No: 17390)
  • “Allah’ım! Senden yardım isteriz, günahlarımızı bağışlamanı isteriz, razı olduğun şeylere hidayet etmeni isteriz. Sana inanırız, Sana tövbe ederiz. Sana güveniriz. Bize verdiğin bütün nimetleri bilerek Seni hayır ile överiz. Sana şükrederiz. Hiçbir nimetini inkâr etmeyiz ve onları başkasından bilmeyiz. Nimetlerini inkâr eden ve Sana karşı geleni bırakırız. Allah’ım! Biz yalnız Sana kulluk ederiz. Namazı yalnız Senin için kılarız, ancak Sana secde ederiz. Yalnız Sana koşar ve Sana yaklaştıracak şeyleri kazanmaya çalışırız. İbadetlerini sevinçle yaparız. Rahmetinin devamını ve çoğalmasını dileriz. Azabından korkarız, şüphesiz Senin azabın kâfirlere ve inançsızlara ulaşır.” (İbn Ebî Şeybe, II, 301; Abdürrazzak, III, 121)
  • “Kendisinden başka ilâh bulunmayan, diri ve kayyum olan Ulu Allah’tan bağışlanmamı dilerim ve O’na tövbe ederim.”
  • “Allah’ım! Peygamber (S.A.S.)’e öyle bir salât ve selam eyle ki, onunla bütün korku ve afetlerden bizi kurtar. Bütün istek ve arzularımızı yerine getir. Bütün kötülüklerden temizle. En yüksek derecelere ve en üst gayelere yükselt. Dünyada ve öldükten sonra hayırların her birisine ulaştır.”
  • “Allâh’ım! Sen benim Rabbimsin! Beni Sen yarattın. Ben Senin kulunum; gücüm yettiğince ezelde Sana verdiğim sözümde ve vaadimde durmaktayım. Yaptığım kötülüklerin ve işlediğim kusurların şerrinden Sana sığınırım. Bana lütfettiğin nimetlerini yüce huzurunda minnetle anıp, itiraf ederim. Aynı şekilde günahımı da itiraf ederim. Beni bağışla; çünkü Sen'den başka hiçbir kimse günahları affedip bağışlayamaz.”
  • “Allah’ım Sen Selamsın. Selamet de Sen'dendir. Ey Celâl ve İkrâm Sâhibi! Sen Münezzehsin, Sen Yücesin.” (Müslim, “Mesâcid”, 135)

Abdest Duaları

Abdest Ayeti..

"Ey iman edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi ve -başlarınıza mesh edip- her iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüp iseniz iyice yıkanarak temizlenin. Hasta olursanız veya seferde bulunursanız veya biriniz abdest bozmaktan (def-i hacetten) gelir veya kadınlara dokunur (cinsel ilişkide bulunur) da su bulamazsanız, o zaman temiz bir toprağa yönelin. Onunla yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin (Teyemmüm edin). Allah size herhangi bir güçlük çıkarmak istemez. Fakat O sizi tertemiz yapmak ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz."  (Mâide; 6)

Eller yıkanırken..

2-ELLER YIKANIRKEN

اَلحَمْدُ الَّذ۪ى جَعَلَ الْمَاءَ طَهُورًاوَجَعَلَ اْلاِسْلاَمَ نُورًاAnlamı: “Suyu temizleyici, İslâm’ı da nur kılan Allah’a hamdolsun.”

Ağız yıkanırken..

3-AĞIZ YIKANIRKEN

اَللّٰهُمَّ اَسْقِنِي مِنْ حَوْضِ نَبِيِّكَ كَاْسًا لاَ أَظْمَأُ بَعْدَهُ أَبَدًاAnlamı: “Ey Rabbim, bana Peygamberinin havzından bir kâse içir, ondan sonra hiç susamayayım.”

BURUNA SU VERİRKEN..

4-BURUNA SU VERİRKEN

اَللّٰهُمَّ لاَتَحْرِمْن۪ى رَائِحَةَ نَعِيمِكَ وَجِنَانِكَAnlamı: “Allah’ım! Beni nimetlerinin ve cennetlerinin güzel kokularından mahrum etme.”

YÜZ YIKANIRKEN..

5-YÜZ YIKANIRKEN

اَللّٰهُمَّ بَيِّضْ وَجْهِى بِنُورِكَ يَوْمَ تَبْيَضُّ وُجُوهٌ وَتَسْوَدُّ وُجُوهٌAnlamı: “Ey Rabbim! Nice yüzlerin beyaz, nice yüzlerin kara olacağı günde yüzümü nurunla beyaz kıl, nurlandır.”

SAĞ KOL YIKANIRKEN..

6-SAĞ KOL YIKANIRKEN

اَللّٰهُمَّ أَعْطِنِى كِتَابِى بِيَمِنِى وَحَاسِبْنِى حِسَابًا يَسِيرًاAnlamı: “Ey Rabbim! Kitabımı sağ elime ver ve hesabımı kolay gör.”

SOL KOL YIKANIRKEN..

7-SOL KOL YIKANIRKEN

اَللّٰهُمَّ لاَ تُعْطِن۪ى كِتَابِى بِشِمَالِى وَلَامِنْ وَرَاءِ ظَهْر۪ى وَلاَتُحَاسِبْنِ حِسَابًاشَديِداًAnlamı: “Ey Rabbim! Kitabımı sol elime verme, arkamdan da verme ve hesabımı zorlaştırma.”

BAŞ MESH EDİLİRKEN..

8-BAŞ MESH EDİLİRKEN

اَللّٰهُمَّ غَشِّنِى بِرَحْمَتِكَ وَاَنْزِلْ عَلَىَّ مِنْ بَرَكَاتِكَAnlamı: “Allah’ım! Beni rahmetinle sar, üzerime berakâtından indir.”

KULAK MESH EDİLİRKEN..

9-KULAK MESH EDİLİRKEN

الَلّٰهُمَّ اجْعَلْنِى مِنَ الَّذ۪ينَ يَسْتَمِعُونَ الْقَوْلَ فَيَتَّبِعُونَ اَحْسَنَهُAnlamı: “Ey Rabbim! Beni sözü dinleyip de ona en güzel şekilde tabi olanlardan kıl.”

BOYUN MESH EDİLİRKEN..

10-BOYUN MESH EDİLİRKEN

اَللّٰهُمَّ أَعْتِقْ رَقَبَتِى مِنَ النَّارِAnlamı: “Ey Rabbim! Benim boynumu ateş esaretinden kurtar.”

AYAK YIKANIRKEN..

11-AYAK YIKANIRKEN

اَللّٰهُمَّ ثَبِّتْ قَدَمَىَّ عَلٰى الصِّرَاطِ يَوْمَ تَزُولُ ف۪يهِ اْلأَقْدَامُAnlamı: “Ey Rabbim! Nice ayakların kaydığı günde benim ayaklarımı sırat üzerinde sabit kıl.”

ABDEST SONRASI..

12-ABDEST SONRASI

أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلٰهَ إِلاَّ اَللّٰهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ اَللّٰهُمَّ اجْعَلْن۪ي مِنَ التَوَّابِينَ وَاجْعَلْن۪ي مِنَ الْمُتَطَهِّرِينَ سُبْحَانَكَ اللّٰهُمَّ وَبِحَمْدِكَ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلٰهَ إِلاَّ أَنْتَ أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتُوبُ إِلَيْكَAnlamı: “Şehadet ederim ki Allah(C.C.)’tan başka ilâh yoktur. O(C.C.), birdir ve O(C.C.)’nun ortağı yoktur ve şehadet ederim ki Muhammed(S.A.V.) O(C.C.)’nun kulu ve elçisidir. Allah’ım! Beni tövbe edenlerden ve çok temizlenenlerden eyle. Allah’ım! Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim. Allah’ım! Şehâdet ederim ki Sen'den başka hiçbir ilâh yoktur. Sen'den mağfiretini isterim ve Sana tövbe ederim.”

Öğeler: 1 - 12 / 12

Dualar (Hanefilere göre)

1-HANEFİ KAMET

1-HANEFİ KAMET

اَللّٰهُ اَكْبَرُ ،اَللّٰهُ اَكْبَرُ
اَللّٰهُ اَكْبَرُ ،اَللّٰهُ اَكْبَرُ
اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ
اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ
اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِ
اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِ
حَىَّ عَلَى الصَّلاَةِ
حَىَّ عَلَى الصَّلاَةِ
حَىَّ عَلَى الْفَلاَحِ
حَىَّ عَلَى الْفَلاَحِ
قَدْ قَامَتِ الصَّلاَةُ قَدْ قَامَتِ الصَّلاَةُ
اَللّٰهُ اَكْبَرُ اَللّٰهُ اَكْبَرُ
لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ
Allahü ekber,Allahü ekber
Allahü ekber, Allahü ekber
Eşhedü en la ilâhe illallah
Eşhedü en la ilâhe illallah
Eşhedü enne Muhammeden Rasululullah
Eşhedü enne Muhammeden Rasulullah
Hayye ale's-salah
hayye ale's-salah
Hayye ale'l-felâh
Hayye ale'l-felah
Kad kâmeti's-sâlatu
Kad kâmeti's-salah
Allahü ekber Allahü ekber
La ilâhe illallah

2-KIYAM

2-KIYAM

رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُAnlamı: Rabbimiz, hamd Sana'dır.

3-SUBHANEKE

3-SUBHANEKE

سُبْحَانَكَ اَللّٰهُمَّ وَبِحَمْدِكَ وَتَبَارَكَ اسْمُكَ وَتَعَالٰى جَدُّكَ (وَجَلَّ ثَنَآئُكَ) وَلاَ اِلٰهَ غَيْرُكَAnlamı: Allah'ım Sen'i tenzih ve hamdinle tesbih ederim. Sen'in şanın yücedir ve Sen'den gayri hiçbir ilâh yoktur.

4-RUKU

4-RUKU

سُبْحَانَ رَبِّيَ الْعَظِيمِAnlamı: Büyük olan Rabbim her türlü kusurdan uzaktır.

5-SECDE

5-SECDE

سُبْحَانَ ‏‏رَبِّيَ الْأَعْلٰىAnlamı: Yüce olan Rabbim her türlü kusurdan uzaktır.

6-KUNUT DUALARI

6-KUNUT DUALARI

اَللَّهُمَّ إِنَّا نَسْتَعِينُكَ وَ نَسْتَغْفِرُكَ وَ نَسْتَهْدِيكَ ﴿﴾ وَ نُؤْمِنُ بِكَ وَ نَتُوبُ اِلَيْكَ ﴿﴾ وَ نَتَوَكَّلُ عَلَيْكَ وَنُثْنِى عَلَيْك اْلخَيْرَ كُلَّهُ نَشْكُرُكَ وَ لاَ نَكْفُرُكَ ﴿﴾ وَ نَخْلَعُ وَ نَتْرُكُ مَنْ يَفْجُرُكَ

اَللَّهُمَّ اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَ لَكَ نُصَلِّى وَ نَسْجُدُ ﴿﴾ وَ اِلَيْكَ نَسعْىَ وَ نَحْفِدُ ﴿﴾ نَرْجُو رَحْمَتَكَ وَ نَخْشَى عَذَابَك ﴿﴾ اِنَّ عَذَابَكَ بِاْلكُفَّارِ مُلْحِقٌ
Anlamı: Allah'ım! Sen'den yardım isteriz, günahlarımızı bağışlamanı isteriz, razı olduğun şeylere hidayet etmeni isteriz. Sana inanırız, Sana tövbe ederiz. Sana güveniriz. Bize verdiğin bütün nimetleri bilerek Sen'i hayır ile överiz. Sana şükrederiz. Hiçbir nimetini inkâr etmez ve onları başkasından bilmeyiz. Nimetlerini inkâr eden ve Sana karşı geleni bırakırız.
Allah'ım! Biz yalnız Sana kulluk ederiz. Namazı yalnız Sen'in için kılarız, ancak Sana secde ederiz. Yalnız Sana koşar ve Sana yaklaştıracak şeyleri kazanmaya çalışırız. İbadetlerini sevinçle yaparız. Rahmetinin devamını ve çoğalmasını dileriz. Azabından korkarız, şüphesiz Sen'in azabın kâfirlere ve inançsızlara ulaşır.

7-HANEFİ ETTEHİYYATÜ

7-HANEFİ ETTEHİYYATÜ

اَلتَّحِيَّاتُ لِلّٰهِ وَالصَّلَوَاتُ وَالطَّيِّبَاتُ اَلسَّلاَمُ عَلَيْكَ اَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَلسَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلٰى عِبَادِ اللّٰهِ الصَّالِحِينَ اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ وَاَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُAnlamı: Her türlü kavli, bedeni ve mali ibadetler Allah(C.C.)'a mahsustur. Ey şânı yüce Peygamber, selam ve Allah'ın rahmetiyle bereketleri Sen'in üzerine olsun ve selam bizlere ve Allah'ın sâlih kulları üzerine olsun. Ben şehadet ederim ve yakinen bilirim ki, Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. Ve şehadet ederim ki Hazret-i Muhammed(S.A.V.) Allah'ın Kulu ve Resûlü'dür.

8-ALLAHÜMMESALLİ

8-ALLAHÜMMESALLİ

اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلٰى اِبْرَاهِيمَ وَعَلٰى اٰلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌAnlamı: Allah(C.C.)'ım, Hz.Muhammed(S.A.V.) ve Âline, Hz.İbrahim'e ve Âline rahmet ettiğin gibi rahmet eyle.

9-ALLAHÜMMEBARİK

9-ALLAHÜMMEBARİK

اَللّٰهُمَّ بَارِكْ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ كَمَا بَارَكْتَ عَلٰى اِبْرَاهِيمَ وَعَلٰى اٰلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌAnlamı: Allah(C.C.)'ım, Hz.Muhammed(S.A.V.) ve Âline, Hz.İbrahim'e ve Âline mübarek kıldığın gibi mübarek kıl.

---

ANLAMI (sabah.com.tr/yasam/allahumme-barik-duasi-ve-turkce-anlami-4252662)

Ey Allah'ım! İbrâhîm'e Aleyhisselâm ve Âline

bereketler ihsan ettiğin gibi, (Efendimiz) Muhammed'e
(Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) ve Âline de bereketler ihsan eyle.
Muhakkak Sen Hamîd (Övülen) ve Mecîd'sin (Şanı Büyük).

10-RABBENA DUALARI

10-RABBENA DUALARI

رَبَّنَا اٰتِنَا فِى ٱلدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِى الْاٰخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ
رَبَّنَا اغْفِرْلِى وَلِوَالِدَىَّ وَلِلْمُؤْمِنِينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ
Anlamı: Ey Rabbimiz, bize dünyada ve ahirette iyi hal ver ve bizi o ateş azabından koru.
Ey Rabbimiz, hesab günü geldiği zaman bizi mağfiret et. Anne ve babamı ve müminleri de mağfiret et.

EZAN DUASI

EZAN DUASI

اَللّٰهُمَّ رَبَّ هٰذِهِ الدَّعْوَةِ التَّآمَّةِ وَالصَّلاَةِ الْقَآئِمَةِ اٰتِ مُحَمَّدًا الْوَسِيلَةَ وَالْفَضِيلَةَ وَابْعَثْهُ مَقَامًا مَحْمُودًانِ الَّذ۪ى وَعَدْتَهُAnlamı: Ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak namazın Rabbi Allah(C.C.)'ım! Muhammed(S.A.V.)'e vesîleyi ve fazîleti ver. O'nu, kendisine vaadettiğin Makâm-ı Mahmûd'a ulaştır.

Öğeler: 1 - 11 / 11

Dualar (Şafilere göre)

1-ŞAFİİ KAMET

1-ŞAFİİ KAMET

اَللّٰهُ اَكْبَرُ ،اَللّٰهُ اَكْبَرُ
اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ
اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِ
حَىَّ عَلَى الصَّلاَةِ
حَىَّ عَلَى الْفَلاَحِ
قَدْ قَامَتِ الصَّلاَةُ قَدْ قَامَتِ الصَّلاَةُ
اَللّٰهُ اَكْبَرُ اَللّٰهُ اَكْبَرُ
لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ
Allahü ekber,Allahü ekber
Eşhedü en la ilâhe illallah
Eşhedü enne Muhammeden Rasulullah
Hayye alessalah
Hayye alel-felah
Kad kâmeti’s-sâlatu
Kad kameti’s-salah
Allahü ekber Allahü ekber
La ilâhe illallah

2-ŞAFİİ İFTİTAH

2-ŞAFİİ İFTİTAH

وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذ۪ي فَطَرَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ حَن۪يفًا وَمَٓا اَنَامِنَ الْمُشْرِك۪ينَ اِنَّ صَلَات۪ي وَنُسُك۪ي وَمَحْيَايَ وَمَمَات۪ي لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَم۪ينَ لَا شَر۪يكَ لَهُ وَبِذٰلِكَ اُمِرْتُ وَاَنَا اَوَّلُ الْمُسْلِم۪ينَAnlamı: Ben, hakka yönelen birisi olarak yüzümü, gökleri ve yeri Yaratan'a döndürdüm. Ben, Allah’a ortak koşanlardan değilim. Şüphesiz benim namazım da, diğer ibadetlerim de, yaşamam da, ölümüm de âlemlerin Rabbi Allah içindir. O’nun hiçbir ortağı yoktur. İşte ben bununla emrolundum. Ben Müslümanlardanım.

3-ŞAFİİ KUNUT DUALARI

3-ŞAFİİ KUNUT DUALARI

اَللَّهُمَّ اهْدِنِي فِيمَنْ هَدَيْتَ، وَعَافِنِي فِيمَنْ عَافَيْتَ، وَتَوَلَّنِي فِيمَنْ تَوَلَّيْتَ، وَبَارِكْ لِي فِيمَاأَعْطَيْتَ، وَقِنِي شَرَّمَا قَضَيْتَ، فَإِنَّكَ تَقْضِي وَلاَ يُقْضَى عَلَيْكَ، وَإِنَّهُ لاَيَذِلُّ مَنْ وَالَيْتَ، وَلاَيَعِزُّ مَنْ عَادَيْتَ، تَبَارَكْتَ رَبَّناَ وَتَعَالَيْتَ، فَلَكَ الْحَمْدُ عَلَى ماَقَضَيْتَ أَسْتَغْفِرُكَ وَأَتوُبُ إلَيْكَ وَصَلَّى اللهُ عَلَى سَيِّدِناَ مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَصَحْبِهِ وَسَلَّمْ

Anlamı: Allâh(C.C.)'ım hidayete erdirdiklerin arasında beni de hidayete erdir. Afiyete erdirdiklerin arasında bana da afiyet ver. Himayene aldıkların arasında beni de himayene al. Verdiğin şeyleri benim için bereketli kıl. Hükmettiğin şeylerin şerrinden beni koru. Şüphesiz Sen hükmedersin Sana hükmedilemez. Doğrusu, himayene aldığın kimse alçalmaz. Düşmanlık ettiğin kimse de yükselemez. Sen, Kutlu ve Yüce'sin Ey Rabbimiz! Verdiğin hükümden dolayı Sana Hamd olsun. Sana yönelip tövbe ediyor ve Sen'den beni bağışlamanı diliyorum. Allah’ın Salât ve Selamı Efendimiz Muhammed(S.A.V.)’e, O’nun Ailesi'nin ve Ashabı'nın üzerine olsun.

4-ŞAFİİ TAHİYYATÜ

4-ŞAFİİ TAHİYYATÜ

اَلتَّحِيَّاتُ الْمُبَارَكَاتُ الصَّلَوَاتُ الطَّيِّبَاتُ لِلّٰهِ اَلسَّلاَمُ عَلَيْكَ اَيُّهَا النَّبِىُّ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَلسَّلاَمُ عَلَيْنَا وَعَلٰى عِبَادِ اللّٰهِ الصَّالِحِينَ اَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللّٰهُ وَاَشْهَدُ اَنَّ سَيِّدَنَا مُحَمَّدًا رَسُولُ اللّٰهِAnlamı: Bütün övgülerin, artan bereketli şeylerin, dil, beden ve mal ile yapılan ibadetlerin hepsi Allah(C.C.) içindir. Ey Peygamberimiz(S.A.V.), Sana Selâm olsun, Allah’ın rahmeti ve bereketi Sen'inle olsun. Selâm, bizlere ve Allah’ın iyi kullarının üzerine de olsun. Allah’tan başka ilâh olmadığına tanıklık ederim. Yine tanıklık ederim ki Hazreti Muhammed(S.A.V.) O(C.C.)'nun Kulu ve Elçisi'dir.

5-ŞAFİİ SALLİ BARİK

5-ŞAFİİ SALLİ BARİK

اللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ، كَمَا صَلَّيْتَ عَلَى آلِ إِبْرَاهِيمَ، وَبَارِكْ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ، كَمَا بَارَكْتَ عَلَى آلِ إِبْرَاهِيمَ، فِي الْعَالَمِينَ، إِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌAnlamı: Allah(C.C.)'ım! İbrahim Peygamber'e ve O'nun yakınlarına rahmet ettiğin gibi Muhammed(S.A.V.)’e ve O'nun yakınlarına da rahmet et. Gerçekten Sen Övülen ve Şanı Yüce Olan'sın. Allahım! İbrahim Peygamber'e ve O'nun Yakınları'na bereket verdiğin gibi Muhammed’e ve O'nun Yakınları'na da bereket ver. Şüphesiz Övgüler Sana'dır ve Sen Çok Yüce'sin. Şüphesiz Âlemlerde Övülmeye Lâyık yalnız Sen'sin, Şan Ve Şeref Sahibi de Sen'sin.

Dualar

Yorum bulunamadı.

Yeni yorum